Wednesday, February 21, 2007

Yaşasın serbest piyasa! Çocuklar ölebilir…

Gelişmekte (artık bu sözcük müstehcen bir şakaya dönüştü ama…) ülkelerde çocukların yaşa koşullarını kötüleşmekte olduğunu biliyorduk ama, UNICEF’in, 21 gelişmiş ülkede çocukların refah durumunu araştıran araştırması iki hafta yayımlanınca, resim tamamlandı. UNICEF, söz konusu araştırmasında, yoksulluk, sağlık, eğitim, aile ilişkileri, yaşıtlarıyla ilişkiler, mutluluk, riskli ya da kötü davranışlar gibi 40 ölçütü göz önüne alarak bir klasman oluşturmuş. Bu klasmanın en dibinde 20. sırada ABD, 21. sırada İngiltere yer alıyor.

ABD ve İngiltere, 1980’lerin başında, Reagan ve Thatcher hükümetleri döneminde, neo-liberal politikaların mimarı, gelişmiş ülkeler araşanda en yaygın biçimde uygulandığı iki ülke. Bu ülkelerde, bu güne kadar bütün hükümetler hiç ara vermeden, kamu alanlarının özelleştirme yoluyla tasfiye etmeye, sermayeye aktaracak kaynak yaratmak için, bütçeyi dengeliyoruz bahanesine sığınarak, sağlık, eğitim, konut, işsizlik tazminatı gibi alanlarda kamu harcamalarının acımasızca kesmeye devam ettiler. 1960’ların ve 1970’lerin Refah devletine dayalı kamu mekanları, toplumsal dayanışma alanları, toplu konutlar, spor merkezleri, yüzme havuzları, çocuk parkları, hatta bir çok bölgede, öğrenci sayısı yetersiz bulunarak okullar ya tasfiye edildi, ya da kaynaksız bırakılarak çürümeye terk edildi.

Bu süreç içinde çocukların yaşamını en doğrudan ve olumsuz bir etkileyen gelişmeleri, toplu konut mekanlarının çürümeye bırakılmasını, kronik işsizlik, uyuşturucu tüketimi alanları haline gelmelerini, eğitim sisteminin özellikle alt sınıfların çocuklarını ihmal etmeye başlamasını, belediyelerin bu çocuklara yönelik destek programlarının teker teker tasfiye edilmesini, sayabiliriz. Bu çöküş mekanlarında umutsuzluk, uyuşturucu, kronik işsizlik, suç eğilimi ve gangster kültürü egemen olmaya başladı.

UNICEF araştırması İngiltere’nin çocuklarının, 21 gelişmiş ülke içinde, en mutsuz, en ihmal edilmiş, anti-sosyal davranışlara en yatkın, diğer ülkelerin çocuklarına göre çok daha fazla uyuşturucu madde, alkol bağımlısı olduklarını, kendilerini çok yalnız hissettiklerini, çok daha fazla şiddete başvurma eğiliminde olduklarını saptamış.

İronik olan şu ki araştırma yayımlandıktan sonra, tam düzenin yazarları kendilerini savunmaya, raporu karalamaya girişmişlerdi ki, İngiltere birden bire 10-20 yaş arası çocukları etkileyen ateşli silahlarla gerçekleştirilmiş cinayetler dalgasına şahit oldu. Londra’ da15 yaşındaki bir çocuk kendi evinde, odasında tabancayla, adeta infaz edilircesine öldürüldü. Bu haberin yanı sıra televizyonlar, o hafta , Manchester ve Londra’da benzer silahlı saldırılarda toplam yedi kişinin öldüğünü, çete kültürünün kontrolden çıkmaya başladığını de bildiriyorlardı.

Gazetelerde ve televizyonda “uzmanlar” gençler arasında silah ve çete kültürünün 11-12 yaşındakilere kadar yayılmış olmasının nedenlerini tartışmaya başlamışlardı ki, Pazar günü yayımlanan bir başka araştırma, gençler arasında alkol bağımlılığının, 12 yaşındakilere kadar indiğini gözler önüne serdi. Bu neredeyse “bebeklerin” bazıları o kadar ileri derecede alkolik olmuşlardı ki, bunlarda alkolü kesmek yaşamsal tehlike yaratabiliyordu. 13-19 yaş arasındakilerin (teens) alkol tüketimi 10 yılda iki kat, 11-13 yaş arasındakilerin alkol tüketimi üç kat artmıştı.

“Kimi uzmanlar, alkollü gazozların yaygınlaşması, ucuzlaması, reklamlardaki gece kulübü imajlarının, ve İşçi Partisi hükümetin iş çevreleriyle arasını bozmamak için piyasa sürecine karışmama eğiliminin alkol tüketimi arttırdığını söylerken, kimileri de, genelde gençlerin gelecek umutların kaybetmelerinin, boş vakitlerini değerlendirecek etkinliklerin düzenlendiği kamu alanlarının imha edilmiş olmasının, okulların kaynak yetersizliğinden, ailelerin konut yetersizliğinden işsizlikten çektiği ağır sıkıntıların, ailelerin dağılmasının, anne babaların çocuklarına giderek daha az zaman ayırmalarının, tek tek yoksulluğun yani sıra genelde bir yoksullaşmanın, bireyci narsis piyasa kültürüyle çakışarak, salt kendisiyle meşgul bireyler üretmesinin en önemli nedenleri arasında sayıyorlar.

1 comment:

Çetin said...

Günümüzde,Irak ve Afganistanda savaşan İngiliz ve ABD askerlerinin,
Regın ve Teçır'ın üretimleri olması da , raporu doğruluyor.
Dilerim , akıllarını başlarına alır ,bu toplumlar.