Wednesday, March 26, 2014

Kitleler ve Diktatörler

Mısır’da, iki duruşmalık bir yargılamanın ardından pazartesi günü 529 Müslüman Kardeşler üyesi idama mahkûm edildi. Salı günü 700 sanıklı yeni bir dava başladı. Mısır egemen sınıfları (ki ordu da bu sınıfların bir parçası) Mübarek öncesi iktidarı, her türlü örgütsel ve kitlesel muhalefeti yıldırarak restore etmeye kararlı. Tahrir Meydanı’nda Ocak 2011 “devrimini” yaşayanlar açısından acı bir durum. 
Mısır tek örnek değil. Doğu Bloku çökerken, kitleler çürümüş iktidarlara karşı Fransız Devrimi sloganlarıyla ayaklanıyorlardı. Kalkan toz duman yatıştığında, kamu malları talan edilmiş, hırsız oligarklar devleti ele geçirmiş, dünün yöneticileri bugünün egemen sınıfları oluvermişti. İfade, seyahat özgürlüğüyse tüketme özgürlüğüne indirgenmişti, o da paraya bağlıydı. 
 
Ukrayna’da 2004-2005 Portakal “Devrimi” bu düş kırıklığına bir tepkiyi dile getirdi. Dışardan dejenere olana kadar manipüle edildi. O da bir hırsız grubunu devirdi, ama onların yerine daha becerikli, daha açgözlü hırsızlar geldi. Geçenlerde Kiev’de aynı senaryo yeniden yaşandı. Bu kez, faşist fanatikler yönetime sızdı, ülkenin bir kısmı ayrılıp başka bir ülkeye katıldı. “Maidan” niye oldu? Ölenler niye öldü.. diye soranlara hak vermemek elde değil. 

 
Bunlardan ne “toplumsal olaylar” yararlı sonuçlar üretmiyor sonucu, ne de “hadi bir daha, daha iyisini yapalım” sonucu çıkar.


Yazının devamını okumak için "tık"layınız 

Wednesday, March 19, 2014

İsyanlar Boşuna Değil: Uygarlık Tehlikede

(...)

İsyanların arkasında proleter gençliğin (Gerek klasik işçi sınıfından, gerekse yeni “orta sınıf”tan olsun...) adalet ve özgürlük talebi var. Kapitalist uygarlık gençlerin yaşamlarını bu ilkelere uygun biçimde yönlendirmelerine olanak verecek bir ilke sunamıyor. Aksine bu uygarlık, hızla bir çöküşe doğru koşuyor.
Bu sonuncusunu ben söylemiyorum, ABD’nin uzay araştırmaları kurumu NASA’nın finanse ettiği bir çalışma, endüstri uygarlığının (Siz kapitalist olarak okuyabilirsiniz.) on yıllarla ölçülecek kadar kısa bir süre içinde geri çevrilemez bir çöküşe gittiğini ortaya koyuyor.


(...)

Yazının tamamını okumak için "tık"layınız 

Wednesday, March 12, 2014

Yine Bir Şey mi Olacak?

Aralık ayında, mali piyasa analistlerinin bloglarında, ABD borsasının 1929’daki ani çöküşünü, günümüzdeki borsa grafiğiyle karşılaştıran ilginç bir grafik dolaşıyor, yeni bir borsa balonu oluştuğundan söz ediliyordu. Bu yıl 26 Ocak’tan bu yana dünyanın çeşitli yerlerinde toplam 10 üst düzey bankacı şüpheli koşullar altında öldü. 

Yazının devamını okumak için "tık"layınız 

Wednesday, March 05, 2014

Bir Semptom Olarak Ukrayna

Ukrayna krizinde ortaya çıkan trajikomik, hatta absürd durumlar acaba neyin semptomu?
ABD Dışişleri Bakanı Kerry, NBC televizyonuna konuşurken, “Gidip bir ülkeyi sahte gerekçelerle işgal edemezsiniz” demiş. Kazanın tencereye dibin kara demesine benziyor...

Ukrayna’da halk, bir hırsızlar sürüsüne karşı “yeter artık” diyerek sokaklara döküldü. Şimdi, hırsız oldukları için bir önceki seçimlerde halktan oy alamamışlardan oluşan “kerameti kendinden menkul” bir hükümet var; Ukrayna’nın en zengin oligarklarını, ekonomik açıdan önemli bölgelerin başına yönetici olarak atıyor. 

Yazının devamını okumak için "tık"layınız