Pazartesi yazımdan devamla, AKP Türkiyesi’nin
dış politikasının en hafif ifadeyle, gittikçe belirsizleşen yönü
üzerine yazmayı planlıyordum. Pazartesi günü okuduğum Güney Afrika
haberleri, geçen hafta “Ekmek, Özgürlük ve Toplumsal Adalet” başlıklı yazımda dile getirdiğim kaygılardan devam etmenin daha yararlı olabileceğini düşündürdü.
Güney Afrika’da yayımlanan News 24 haber sitesinde yer alan bir yorumda şu saptamalar vardı: “Güney
Afrika nüfusunun büyük çoğunluğu bugünkü rejimde de yoksullaşmaya devam
ediyorsa, ülkenin geleceğinden pay alma umutları yoksa, apartheid
(ırkçı rejim - E.Y.) rejimi gerçekten sona erdi diyebilir miyiz?” (...)“Bağımsızlık
Afrikalılara elle tutulur kazanımlar getirmiş olmakla birlikte, uğruna
elde edildiği hedeflerin, görevlerin yerine getirilmesinde başarısız
kalmıştır.”(...) “Apartheide karşı mücadele bu düzeni değiştiremedi, onu demokrasiyle birleştirdi. Bir ‘demokratik apartheid devleti’ kurdu.” (...) “Sömürgeciliğin, apartheidin çekirdek ilkesi, siyah nüfusun büyük kısmını yoksulluğa mahkûm etmekti.” (...) “Bugün ırk ayrımı kalktı, ama bu çekirdek ilke olduğu gibi duruyor!” (18/02).
Yazının devamını okumak için "tık"layınız
Wednesday, February 20, 2013
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
No comments:
Post a Comment